SAĞLIK
Giriş Tarihi : 18-12-2023 17:40

Volkan Toker, "Bazı klinikler projeden çıktılar, bazıları tekrardan eklenmek istiyorlar.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve Sakarya Veterinerler Odası arasında sokak köpeklerin kısırlaştırılması için 10 ay önce iş birliği protokolü imzalanarak köpeklerin kısırlaştırılması için çalışma başlatılmıştı. Yapılan çalışmalar sonucunda son 10 ayda veterinerler 2 bin 800 köpeği kısırlaştırdı. HALK54 mikrofonuna açıklamalarda bulunan Sakarya Veteriner Hekimler Odası Başkanı Volkan Toker, sokak köpeklerinin sürüleşmemesi ve çeteleşmemesi için çalışma yaptıklarını belirtti.

Volkan Toker,

Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve Sakarya Veterinerler Odası arasında sokak köpeklerin kısırlaştırılması için 10 ay önce iş birliği protokolü imzalanarak köpeklerin kısırlaştırılması için çalışma başlatılmıştı. Yapılan çalışmalar sonucunda son 10 ayda veterinerler 2 bin 800 köpeği kısırlaştırdı. Sakarya Veteriner Hekimler Odası Başkanı Volkan Toker, gündemdeki sokak köpekleri ile ilgili HALK54 mikrofonuna açıklamalarda bulundu. 

Sokak hayvanlarının kısırlaştırılmasıyla ilgili Sakarya Büyükşehir Belediyesi ile yapılan proje ile ilgili konuşan Toker, "Sakarya Büyükşehir Belediyesiyle yaptığımız sokak hayvanlarının bir an önce kısırlaştırılmasıyla alakalı bir projemiz var. Bu projemiz devam ediyor, geçen sene Eylül ayından itibaren devam etmekte. Yaklaşık şuana kadar 2800 civarı köpeğimiz sokaklardan alınıp, özel veteriner kliniklerine getirilip burada ameliyatları yapılıp tedavi süreçleri bittikten sonra tekrar belediyeye teslim edildi ve yaşam alanlarına gönderildi. Bunlar 5199 sayılı kanunumuz vardır bizim, burada zaten açıkça her şey bellidir. Belediyelerin sokak hayvanlarını kısırlaştırıp aldıkları yere bırakma gibi bir görevi vardır. Agresyon gösteren köpekleri alır başka yerlere bırakır. Sakarya’da belediyelerimizden Büyükşehir Belediyesi, Adapazarı Belediyesi, Akyazı Belediyesi, Hendek Belediyesi, Sapanca Belediyesi gibi belediyelerimizin barınak faaliyetleri şuanda devam ediyor. Bunlardan en yoğun olan Sakarya Büyükşehir belediyesi. Yasa uzun zamandır belli nüfusun üstündeki 75000 nüfusun üstündeki ilçelerde barınak olma zorunluluğu verirken ne yazık ki hala barınağı, bakım evi olmayan belediyelerimiz var." dedi.

Toker, "Örnek vermek gerekirse Serdivan Belediyesi’nin aktifte bir bakım evi yok, Büyükşehirle beraber bu işlemleri yürütüyor. Erenler Belediyesi, Arifiye Belediyesi’ninde aynı şekilde aktifte bir bakım evi yok. Zamanında yasa gereği barınakların ve bakım evlerinin hepsi yapılmış olsaydı belki de Türkiye genelinde bu sıkıntıları yaşamayacaktık. Sakarya’da ciddi bir kısırlaştırma oranı var. Sakarya’da uzun bir süredir son zamanlarda gördüklerimiz gibi üzücü saldırı görüntüleri oluşmadı. Veteriner hekimlerinin her zaman iddia ettiği şey şuydu, yasaya uygun olarak hareket ettiğimizde, bu canlıları alıp kısırlaştırılıp, yaşam alanlarına bıraktığımızda zaten popülasyonun bu kadar artmasına izin vermeyecektik. Popülasyon artmadığı için de bu gibi saldırılar ortaya çıkmayacaktı. Çünkü hayvanları kendi hallerine bıraktığımızda hormonlarının da etkisiyle sürüleşiyorlar. Sürüleştikten sonra alan koruması devreye giriyor. Dişilerin kızgınlıklarında erkekler daha agresif tavırlar sergilemeye başlıyor ve alan koruması daha da artıyor. Ne yazık ki istemediğimiz bu saldırılar ortaya çıkıyor. Bizim sadece yerel yönetimlerle birlikte bu işlemleri düzenli olarak yapmamız gerekiyor. Son zamanda basından öğrendiğimiz kadarıyla üç bakanlık bu konuda görevlendirilmiş. Bakanlıklar görevlendirirken içlerinde muhakkak veteriner hekimlerin, sahanın görüşünün alınması gerekiyor. Gerekirse özel kliniklerin de olaya katılıp destek sağladığı bir kısırlaştırma seferberliğinin yapılması gerekiyor. Bu canlarda bize emanet. Uzmanca, kanuna uygun bir şekilde, hayvan refahını, insan sağlığını bozmadan çalışmanın teknik biçimde yapılması gerekiyor. Şuanda büyük sıkıntılar doğuran bir sorun." dedi.

Şuanda projeye devam ettiklerini belirten Toker, "Bazı klinikler projeden çıktılar, bazıları tekrardan eklenmek istiyorlar. İmzaladığımız protokol bu yılın sonuna kadar devam ediyor. Sonrası için görüşmelerimiz de devam ediyor. Nasıl bir yol izleneceğine beraberce karar vereceğiz."dedi.

Köpeklerin insanlara neden saldırdığı ile ilgili açıklama yapan Toker, "Alan koruma, yavru koruma… Kısırlaştırılmadığı zaman bir hayvan yavru yaptıysa koruyacak, doğanın dengesi. Her anne gibi o da yavrularını korumak derdinde. Bunu engellemek için kısırlaştırma yapmamız ve uygun ortamlar sağlamamız gerekiyor. Kısırlaşmayı yaparak köpeklerin çeteleşmesini, sürüleşmesini engellemiş olacağız. Sürüleşme ve çeteleşme tamamen hormonların dengesiyle oluşuyor. Bir sokakta 30 tane köpeğin bir arada yaşaması sağlıklı bir şey değil. Benim ailem Karamanda oturuyor, Karamanda onların sokaklarında yavruluğundan beri benim baktığım, aşılarını yaptığı, kısırlaştırdığım bir köpek var. O köpek orda olduğu sürece o sokağa başka köpek giremez çünkü alanı korur. Hormonelbir derdi de olmadığı için o bölgede korumasını yapar, başka köpek bizim sokağımıza girmez. Eğer yasayı biz başından beri uygulasaydık böyle bir derdimiz kalmayacaktı. Ne yazık ki sokak köpeklerinin ömrü çok uzun değil, üç yıl beş yıl gibi kısa süreler, çünkü çok fazla mikrop vb. şeylere maruz kalıyorlar. Biz hepsini kısırlaştırdığımızda, üremeyi engellediğimizde, insanların tekrar sokaklara köpekleri atmalarını engellediğimizde zaten bu durumun önüne geçmiş olacağız. Mesela mikroçip uygulaması başladı. Mikroçip uygulaması başladıktan sonra, mikroçipli köpeklerin sokağa bırakılması gibi bir durum söz konusu değil çünkü bunun cezai bir yaptırımı var." dedi.

AdminAdmin