Depremin ilk gününden itibaren Kahramanmaraş'ta görevlendirilen ekiplerden biri olan Sakarya Büyükşehir Belediyesi arama ve kurtarma ekipleri, enkazlardan şu ana kadar 20 kişiyi yaralı olarak çıkarttı.
Tüm ekipler gibi zor şartlar altında görev yapan Sakaryalı itfaiyeciler, 1999 depreminde yakınlarını kaybetmenin de verdiği üzüntüyle arama ve kurtarma çalışmalarında canla başla görev yapıyor.
Sakarya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Grup Amiri Beytullah Temiz, AA muhabirine 17 Ağustos 1999 yılında Sakarya depremini yaşayan bir ekip olduklarını söyledi.
- "Bizi teselli eden bir cana dokunmak"
Ekip arkadaşlarından bazılarının o depremde yakınlarını kaybettiklerini anımsatan Temiz, bu tarz acı olayların herkesi üzdüğünü belirtti.
Depremin ardından Kahramanmaraş'a görevlendirildiklerini ve ilk gün şehre geldiklerini dile getiren Temiz, "Bizi teselli eden burada bir cana dokunmak. Cana dokunduğumuz zaman dünyalar sanki bizim oluyor. Burada bir insana dokunduğumuz zaman biz de yaşadığımızı hissediyoruz ve nefes almaya başlıyoruz." dedi.
"Sesimi duyan var mı?" sorusuna karşıdan cevap alamadıklarında üzüntü yaşadıklarını belirten Temiz, "Ama bunun cevabını aldığımızda dünyalar bizim oluyor." diye konuştu.
- "Son canlımızı çıkartana kadar bu mücadele bitmeyecek"
Kurtardıkları canların her birinin bir hikayesi olduğunu vurgulayan Temiz, şunları kaydetti:
"Burada bir aile çıkarttık, anne, baba ve 5 yaşında bir yavruları vardı. Onlarla uzun süre uğraştık, binanın 4 kat altına indik. Bir bölmeden ulaşmakta çok zorlandık, diğer bölmeden geçtik. Kurtarma çalışmalarına titizlikle devam edilmesi gerekiyor. O yüzden bazen uzun sürebiliyor, amacımız ulaştığımız kişiyi bir an önce alabilmek. Ama tedbiri de elden bırakmamız gerekiyor. Buraya gelirken 'yorulacağız, aç kalacağız, uykusuz ve susuz kalacağız ama devam edeceğiz' parolasıyla geldik. Buradaki yorgunluk bizim için yorgunluk sayılmıyor. Normal zamanda bu tempoda hayatımıza devam edebilsek şu an ayakta duramamamız lazım. Ama Allah'ın verdiği güçle beraber, bu azimle beraber hamdolsun ayakta durmaya devam ediyoruz. En son canlımızı çıkartana kadar bu mücadele bitmeyecek."
- "Bazen enkazı elimizle eşeleyerek çalıştık"
Hendek İtfaiye grubunda görev yapan Rahman Duru da Kahramanmaraş'ta çok sayıda depremzedeyi enkazdan yaralı kurtarma şansına sahip oldukları için mutlu olduklarını söyledi.
Zaman zaman duygulu anlar yaşadıklarını, zaman zaman ise enkaz altından yaralı kurtardıklarında mutlu olduklarını belirten Duru, "Bazen enkazı elimizle eşeleyerek çalıştık. Yorulduk ama her bir canlı kurtulduğunda tekrar bir kuvvet geldi. Bir insan 6-7 gün hiç uyumaz, hiç yorulmaz mı? Allah o kuvveti de veriyormuş." dedi.
Kahramanmaraş'ta acı ve mutlu birçok olaya şahit olduğunu anlatan Duru, "Kurtardığımız Elif isimli kız çocuğu elimi tutup beni öpmüştü. Bu anı hiç unutamıyorum, bu duygu bize yetti. İnsanlara yardımcı olmak çok güzel bir duygu. Bu işi sadece biz yapmıyoruz, tüm Türkiye burada. Bir ses duymaya, 'sesimi duyan var mı?' diye bağırıp bir kişi daha kurtarmaya çalışıyoruz." diye konuştu.
- 1999 depreminde iki ağabeyini kaybeden itfaiyeci, depremzedeler için canla başla çalışıyor
İtfaiye eri Emrullah Tezgar ise 1999 depreminde iki ağabeyini kaybettiğini anlattı.
Kahramanmaraş depreminde enkaz altında canlar kurtardıkça çok mutlu olduğunu dile getiren Tezgar, "Allah nasip eder de bu saatten sonra canlı birini daha kurtarabilirsek daha başka bir şey demem." ifadelerini kullandı.
İtfaiyeci Mehmet Kozan da arama kurtarma çalışmalarında asla yorulmadıklarını vurgulayarak, "Bir aileyi enkazdan çıkartmıştık, küçük çocuk su istemişti. Ona doktorların yanına gittiğimizde su verebileceğimizi söylemiştim. Ambulansa ilk bindiğinde 'Mehmet amca hani su verecektin' demişti. Ona çok duygulanmıştım, daha sonra da beni telefonla aradılar ve çok etkilendim." diye konuştu.
