İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, 10 Aralık 1948’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edildi. Türkiye ise 1949 yılında imzacı oldu. Bildirge, tarihteki en ağır insan hakları ihlallerinin yaşandığı İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, her bireyin özgürce, eşitçe ve onurlu bir şekilde yaşamasının ancak devletlerin uluslararası bir belge etrafında bir araya gelmesiyle mümkün olacağı fikrine dayanmaktadır. İnsan hakları konusunda uluslararası alanda en temel belge olan bu Bildirge; ırk, renk, din, cinsiyet, dil, siyasi veya diğer görüşler, ulusal veya sosyal köken, mülkiyet, doğum veya diğer statüler sebebiyle ayrım gözetmeksizin hepimizin doğal insan haklarına sahip olduğunu vurgular. Yaşama hakkımız başta olmak üzere tüm haklarımıza insan onuruna yaraşır bir şekilde erişmemizi hedefler.
Bildirgenin kabul edilişinden bugüne kadar gerek uluslararası alanda gerekse ulusal düzeyde pek çok ilerleme oldu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi kurumlar ortaya çıktı. Pek çok yasal düzenlemeler yapıldı. Fakat bugün hala dünyanın birçok yerinde savaş ve çatışmalarda insanlar hayatını kaybediyor, sömürüye, taciz ve şiddete uğruyor. Milyonlarca insan yerinden yurdundan ediliyor. Başka ülkelere sığınmak durumunda kalıyor. Sığındıkları bazı ülkelerde de insanlık dışı uygulamalarla karşılaşıyor.
Özellikle son günlerde Gazze’de yaşanan soykırıma varan vahşet ve dram, bir kez daha tüm bu sözleşmelerin ve kurumların ne kadar yetersiz olduğunu, batılı ülkelerin ne kadar iki yüzlü ve çifte standartçı olduğunu gözler önüne sermektedir. En temel insan hakkı olan yaşama hakkının hiçe sayıldığı, binlerce çocuk ve kadının katledildiği bu olaylarda sorumluluk alması gereken ülke ve kuruluşların ne yazık ki hiçbir ahlaki ve insani hissiyat göstermeden sadece seyretmeleri de bu katliamı cesaretlendirmiştir.
İnsan olan herkesin büyük bir üzüntü duyduğu ve aksiyon alma ihtiyacı hissettiği bu günlerde Valiliğimiz başkanlığındaki Sakarya İli İnsan Hakları Kurulu, Kasım ayı toplantısında ek gündem maddesi olarak bu konuyu görüşmüş; İlimiz özelinde bu bilinci diri tutmak amacıyla sanayi kuruluşlarımıza İsrail ile ticaretini gözden geçirmesinin, İsrail mallarını boykot etme düşüncesinde olan halkımızın bu konuda aydınlatılmasının tavsiye edilmesine;
Ayrıca 13 Aralık 2023 Çarşamba günü saat 14.00.’da Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Sabahattin Zaim Salonunda “Gazze ve İnsan Hakları” konulu bir panel düzenlenmesine karar vermiştir. Bu vesile ile tüm halkımızı paneli izlemeye davet ediyor;
10 Aralık Dünya İnsan Hakları Gününde, çifte standardın ve ayrımcılığın son bulduğu, din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın tüm insanların en başta yaşama hakkı olmak üzere tüm insan haklarına saygılı olunduğu, daha adil ve huzurlu bir dünya temenni ediyoruz.
